Dolgu ve botoks, estetik tıpta en sık başvurulan enjeksiyon yöntemlerindendir. Her ikisi de yaşlanma belirtilerini azaltmak amacıyla uygulanır; ancak etki biçimleri, kullanım alanları ve sonuçları birbirinden farklıdır. Yüz hatlarını şekillendirmek, hacim kaybını gidermek veya mimik çizgilerini hafifletmek isteyenler için doğru yöntemi belirlemek büyük önem taşır. Bu farkların iyi anlaşılması, kişiye en uygun estetik yaklaşımın seçilmesine yardımcı olur.
İçindekiler
Dolgu Ne İçin Yapılır?
Dolgu uygulamaları, ciltte zamanla oluşan hacim kaybını gidermek ve yüz hatlarını belirginleştirmek amacıyla yapılan enjeksiyon işlemleridir. En yaygın kullanılan dolgu maddesi, ciltte doğal olarak bulunan hyaluronik asittir. Su tutma özelliği sayesinde cilde dolgunluk ve nem kazandırır.
Dolgu genellikle dudak, yanak, nazolabial bölge (burun-dudak arası çizgiler), çene ve göz altı gibi bölgelere uygulanır. Hem yaşlanmaya bağlı sarkmaları azaltmak hem de daha dengeli yüz hatları oluşturmak için tercih edilir. Örneğin; dudaklarını belirginleştirmek ya da elmacık kemiklerini vurgulamak isteyen kişilerde sıklıkla kullanılır.
İşlem lokal anestezili ince iğnelerle yapılır, etkisi anında görülmeye başlar. Kalıcılığı ortalama 6 ila 18 ay arasındadır. Sonrasında tekrar edilmesi gerekir. İşlem sonrası hafif kızarıklık ya da morluk olabilir ama genellikle 1-2 gün içinde kaybolur.
Dolgunun etkisi, mimik kaslarıyla ilgili değildir. Yani kas hareketlerini durdurmaz, yalnızca ciltteki boşlukları doldurarak şekil ve hacim kazandırır. Bu yönüyle botokstan farklıdır.
Botoks Ne İçin Yapılır?
Botoks, mimik kaslarının hareketini geçici olarak durdurarak ciltteki çizgilerin giderilmesini sağlayan bir enjeksiyon uygulamasıdır. Botulinum toksin adı verilen bir madde kullanılır. En sık uygulama bölgeleri alın, kaş arası ve göz çevresidir. Kaslar hareket ettikçe zamanla çizgiler oluşur. Botoks bu hareketi geçici olarak sınırlar, böylece hem mevcut kırışıklıklar azalır hem de yeni çizgilerin oluşması engellenir. Etkisi 3-4 gün içinde başlar, 10 gün içinde tam olarak oturur. Kalıcılığı genellikle 4-6 ay sürer.
Botoks sadece estetik amaçla değil; aşırı terleme (hiperhidroz), migren, diş sıkma (bruksizm) ve tik bozukluklarında da tıbbi amaçla uygulanabilir. İşlem hızlıdır ve iğne yerlerinde hafif kızarıklık dışında genellikle ciddi yan etki görülmez. Botoks, dolgunun aksine yüz hatlarına hacim vermez; sadece mimik kaslarını gevşeterek çizgileri azaltır.
Dolgu ve Botoks Kalıcılık Farkları
Dolgu ve botoks uygulamaları, hem nasıl etki gösterdikleri hem de ne kadar süreyle etkili oldukları bakımından birbirinden ayrılır. Dolgu işlemi, cilt altına doğrudan hacim kazandırmayı hedefler. Uygulama sonrası etkiler genellikle hemen fark edilir. Dolgunun kalıcılığı ise kullanılan maddenin yapısına ve kişinin cilt yapısı ile metabolizma hızına bağlı olarak ortalama 6 ila 18 ay arasında değişiklik gösterir.
Botoks ise kas hareketlerini sınırlayarak çizgileri hafifletir. Etkisi 3-4 gün sonra başlar, 10-14 gün içinde belirginleşir ve 4 ila 6 ay sürer. Etki tamamen geçicidir; tekrar yapılmazsa kaslar eski hareketliliğine döner.
Bir başka fark ise uygulama alanlarıdır. Dolgu genellikle hacim kaybı olan bölgelere uygulanırken, botoks daha çok dinamik mimik çizgileri üzerinde etkilidir. Örneğin; nazolabial çizgilere dolgu yapılırken, kaş arası çizgiler için botoks tercih edilir.
Dolgu mu Botoks mu?
Doğru uygulama, kişinin ihtiyacına göre belirlenmelidir. Eğer kişi yaşla birlikte oluşan sarkma, hacim kaybı veya yumuşak doku eksikliğinden şikâyetçiyse dolgu daha uygundur. Dudak dolgunlaştırma, elmacık kemiklerini belirginleştirme gibi amaçlar için tercih edilir.
Buna karşılık; mimik hareketleriyle oluşan kırışıklıklar, özellikle alın çizgileri, kaş arası çizgileri veya kaz ayakları gibi sorunlar için botoks daha etkili olur. Bu kaslar geçici olarak gevşetildiğinde çizgiler azalır.
Bazı durumlarda her iki yöntem birlikte de kullanılabilir. Örneğin; hem mimik kırışıklıkları hem de hacim kaybı varsa, dolgu ve botoks kombinasyonu daha dengeli ve doğal sonuçlar verir. Bu nedenle uygulama öncesi uzman değerlendirmesi çok önemlidir.
